Gebelik zehirlenmesi bebeğiniz ve sizin için hayati bir tehdit oluşturuyor. Hakkında daha fazla bilgi alarak risklerin önüne geçebilirsiniz.
Gebelik zehirlenmesi hamilelerin %6’sında görülen bir sağlık problemidir. Tıp biliminde ismi “Preeklampsi” olarak geçer. Bu hastalık temel olarak bebeğe yeterli derecede kan ve besinin ulaşamaması ile ilgilidir.
Gebelik Zehirlenmesi Nasıl Olur?
Hamile kadınlarda 20. haftadan sonra rahim yatağındaki kılcal damarlarda normalden çok daha fazla daralma ya da yıpranma meydana gelebilir. Bu durumun sonucu olarak bebeğe besin ve kan yeterli derecede ulaşamaz ve plasenta rahim yatağından vaktinden erken ayrılır.
Gebelik zehirlenmesi yaşayanlar genellikle 18 yaşın öncesinde ya da 35 yaş sonrasında hamile kalan kadınlardır. Yapılan araştırmalara göre ise bu hastaların ise %75’i hafif preeklampsi, %25’i şiddetli preeklampsi geçirirler.
Hafif Preeklampsi geçiren kadınlarda tansiyon 140/90 mmHg ve üzeri olarak kaydedilir. İdrardaki protein miktarı ise 300 mg ve üzerindedir. Hafif olan gebelik zehirlenmesinde hastaların sağlık ilaçla kontrol altına alınabilir. Bu hastaların birçoğu normal bir hamilelik sürecini tamamlayabilirler.
Şiddetli Preeklampsi geçiren kadınlarda ise durum çok daha ciddi sonuçlar doğurabilir. Tansiyonları 160/110 mmHg ve üzerinde kaydedilirken idrardaki protein miktarı ise 2 gram ya da üzerinde olur. Bu hastaların idrara çıkması azalır, görme bozukluğu, şiddetli mide ağrısı, kanda düşük trombosit sayısı gibi bulgular gösterir.
Tüm bunlara beyin ödeminin gelişmesine bağlı olarak sara nöbetlerinin eklenebilir ve buna da eklampsi denir. Şiddetli gebelik zehirlenmesi durumunda tek tedavi bebeğin anne karnından alınmasıdır.
Gebelik Zehirlenmesi Nasıl Anlaşılır?
Her hastalık gibi gebelik zehirlenmesinin de başka bazı belirtileri bulunur;
- Yüksek tansiyon,
- İdrarda yüksek oranda protein miktarı,
- Seyrek olarak idrara çıkma,
- Uzun süren, şiddetli baş ağrısı,
- Karın ağrısı,
- Ani görme bozuklukları,
- Bebeğin az hareket etmesi,
- Bilinç kaybı ve sara nöbetleri,
- Ödem
Özellikle ödem gebelik zehirlenmesini akla getirmeyecek olan bir belirti. Çünkü hamileliğin son evrelerinde de sık sık görülür. Ancak bu hastalıkta yüz, el ve ayaklar çok fazla şişer. Ay bileği ve diz arasında kalan baldır bölgesinde ödem oluştuğu zaman parmağınızla bastırdığınızda parmak izi oluşur ve hemen kaybolmaz. Bunun sebebi ise bebeğin beslenmesi için gereken sıvının damarların dışına çıkmasından kaynaklanır.
Bu belirtilerden bir yada birkaçını gösterirken bile sancılı bir şikayetiniz olmayabilir. Ancak durum gebelik zehirlenmesi gibi çok daha ciddi bir soruna işaret ediyor olabilir. Bu sebeple düzenli olarak kontrollerinizi yaptırmanızda fayda bulunuyor.
Gebelik Zehirlenmesi Yaşama Riski Yüksek Kişiler Kimlerdir?
Gebelik zehirlenmesi yaşayanlar herhangi belirgin bir sağlık sorunu olmayan kadınlar da olabilir. Bununla birlikte bazı durumlarda hamile kalmak ya da hastanın mevcut sağlık sorunları bu hastalığı yaşamak konusunda daha büyük bir risk taşıyor olmasına sebep olabilir. Yüksek risk taşıyanlar ise;
- Gebelikten önce hipertansiyon hastası olanlar,
- Obez olanlar,
- Gebelikte şekeri olanlar,
- Erken ve geç gebelik yaşayanlar,
- Diyabet hastası olanlar,
- Kronik böbrek hastası olanlar,
- Kan pıhtılaşması sorunu olanlar,
- Lupus ya da başka bir otoimmün hastalık geçirmiş olanlar,
- Daha önce kendisi ya da ailesinden biri preeklampsi yaşamış olanlar,
- İkiz, üçüz, dördüz bebek bekleyenler,
- İlk kez hamile kalanlar.
Gebelik zehirlenmesi hafif olduğu takdirde tansiyonun kontrol altında tutulup bebek dışarı çıkmaya uygun olduğu zaman doğum gerçekleştirilir. Şiddetli olduğu zaman ise anneye magnezyum tedavisi uygulanabilir ve doğumdan sonra yoğun bakım ünitesine alınır.
Gebelik zehirlenmesi riskini azaltmak için düzenli olarak doktor denetiminde bir hamilelik süreci geçirmeniz gerekir.